Prof. Yaşar Özdemir

Hoş geldiniz!

Üyelik Girişi
Site Haritası
Takvim

Yıldız Teknik Üniversitesi

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
     Silere uzun uzadıya YİLDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİNİ Anlaymayacağım. Çünkü Üniversitenin yayıları arasında Editörlüğününü Prof.Yavuz AKsoyun yaptığı kitaplar var. Ben burada sadece Bu günkü üniversiteye hayat veren 2011 yılındaki ilk kuruluşa yer vereceğim : Prof. Yavuz aksoyun kitaplarındaki bilgilere dayanarak kısa bir açıklamada bulunacağım. İlk kuruluş 2011 yılında Pariste bulunan " ECOLE DE CONDUCTEUR " örnek alınarak "KONDÖKTÜR MEKTEBİ-İ ALİSİ " Adıyla kurulmuştur. Ben aşağıda YTÜ deki yaşamımı içeren anılarımı alatmakla yetineceğim. Önce kısa bir öz geçmişimi takiben editör Yavuz Aksoyun Bana gönderdiği " editörün bir notunu vereceğim vereceğim ve mütakiben " yıldız" ı vede "YILDIZ " daki yaşamımı anlatacağım.
             PROF. YAŞAR ÖZDEMİR' in KISA ÖZGEÇMİŞİ 

1932 yılında, Ağrı İlinin Doğu Beyazıt İlçesinde doğdu. İlk, orta ve lise öğ­renimini sırasıyla: Sultanahmet İlkokulu, Cağaloğlu Orta Okulu ve İstanbul Erkek Lisesi'nde yaptı. Yükseköğretimini İstanbul Üniversitesi Fen Fakülte­si Matematik Bölümü'nde tamamlayarak, 1962 yılı Şubat döneminde Lisans Diploması alarak mezun oldu.
1962 yılı Ekim ayında, Tuzla Piyade Okulu'nda Yedek Subay öğrencisi ola­rak, askerlik görevine başladı. Okul süreci sonrası, Kuleli Askeri Lisesi'ne matematik öğretmeni oldu. 1964 yılı Ekim ayında terhis olarak vatani görevi­ni tamamladı.
1964 yılı Ekim ayında, İstanbul Teknik Okulu'na matematik asistanı olmak için başvuru yaptı. Başvurusu kabul edildi ve Matematik Asistanı olarak gö­reve başladı.
1969 yılında İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi kurulun­ca, Matematik Asistanlığı görevine bu kurumda devam etti. Akademi kuru­luş yasasının geçici 12. maddesi gereğince "10 yıl süreyle doktora şartı aran­maz" denildiği için, yerine geçmek üzerq yeterlik tezi yaptı. Tezini tamamla­yıp sundu ve sınavını da başararak 'pekiyi' dereceyle yeterlikli asistan oldu. 4 Mayıs 1974 tarihinde gerekli aşamaları başarıyla tamamlayarak öğretim görevlisi oldu. Bu sırada, doçentlik konusu çalışmalarıyla bağlantılı olarak Fransa'ya gönderildi ve burada doçentlik konusuyla ilgili ilk hazırlık çalış­malarını yaptı. Yurda döndükten sonra tez çalışmalarına hız verdi ve doçentlik tezinin kabulü ve tezin başarıyla savunulmasından sonra 17.10.1979 tarihi itibariyle doçent oldu. Verilen ilan üzerine başvurusunu yaparak ve gerekli aşamaları tamamlayarak, İDMMA.Temel Bilimler Fakültesi Matematik Bölümüne doçent olarak atandı. 1982 yılında Yıldız Üniversitesi bünyesinde yer alan Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü'nde doçent olarak görevine devam etti. 4.6.1987 tarihinde Analiz ve Fonksiyonlar Teorisi Anabilim Dalı Başkanlığı'na atandı. 11.5.1989 tarihi itibariyle profesör oldu. 1994 yılında Matematik Bölümü Başkanlığına seçildi ve bu görevi üç yıl sürdürdü. 1997 de yılında emekli oldu.
Evli olup iki kızı vardır.
 
  Doktora Tevdi Töreni Konuşması
 
 
   
Prof. Yaşar ÖZDEMİR BİZE YILDIZI ANLATIYOR
Yarım asrı aşan bir zaman dilimi içinde, Fen Fakültesi Matematik Bölümü' nde başlayan öğrenci arkadaşlığı, Tuzla Piyade Okulu'nda devam eden as­kerlik arkadaşlığı, sonunda İstanbul Teknik Okulu'nda meslek arkadaşlığına dönüşen birlikteliği, hatta kardeşliği yaşadığım kişi Yavuz Aksoy'dur. Ben­de çok özel bir yeri vardır.
Yavuz Aksoy benden bu kitap için YILDIZI yazmamı isteyince, önce affımı rica ettim ise de ısrarı üzerine yazmayı kabul ettim. Uzun bir süre neleri ve nasıl yazacağımı düşündüm. Kararım şöyle oldu : " YILDIZ'ın fiziki yapısı­nı veya zaman içindeki gelişmesini yazmak yerine, 38 yıllık kesintisiz hiz­met sürecinde, yaşadıklarımı, şahit olduğum olayları, eğitim ve öğretimde önemsediğim yenilik ve değişiklikleri yazmak daha uygun olacaktı.
1964 yılı Ekim ayı içinde, birbirimizden habersiz olarak, İstanbul Teknik O- kulu'na matematik asistanı olmak için, Yavuz Aksoy ile birlikte başvurmuş olduk. İkimiz de kabul edildik ve atamalarımız MEB.'ca yapıldı. O zaman öğretmen statüsünde görev yapan ve okulun müdür yardımcılarından biri o- lan Ahmet Karadeniz, bizlerle bir görüşme yaptı. Böylece görev yerlerimiz belli oldu. Ben Makine'de, Yavuz Aksoy da Elektrik Mühendisliği program­larındaki matematik derslerinde asistanlık görevi yapacaktık. Buna göre, Ben İhsan Koz hocayla, Yavuz Aksoy ise Ahmet Karadeniz hocayla çalışa­caktık.
İstanbul Teknik Okulu o tarihlerde beş dalda öğretim yapmaktaydı: Elektrik Mühendisliği          1
Makine Mühendisliği İnşaat Mühendisliği - Harita-Kadastro Mühendisliği Mimarlık
 
Okula sınavla alınan öğrencilerin % 30 u lise mezunu, % 20 si tekniker me­zunu, % 50 si de sanat enstitüsü mezunları arasından seçiliyordu. Bu karma öğrenci yapısı tatlı bir rekabet getiriyordu. Müfredatta bu karma yapıya uy­gundu. Birinci sınıfta cebir, geometri, trigonometri, ikinci sınıfla yüksek matematik dersleri ve meslek dersleri okutuluyordu. Liseden gelen öğrenci­ler, lisede okudukları matematik derslerine olan isim benzerliği nedeniyle, cebir, geometri, trigonometri derslerini hafife alıyorlardı. Oysa bu derslerin içeriği çok daha ağırdı. Bu yanılgı liselerden gelenleri zor durumlarda bıra­kıyordu. Tekniker ve sanat enstitüsü kökenli öğrenciler bu dersleri daha ön­ce okumadıkları için, daha çok ciddiye alarak çalışıyorlardı. Merkezi sistem­le öğrenci alımının olmadığı o dönemlerde, öğrenci seçme sınavları Teknik Okul tarafından yapılıyordu. Çok titiz bir sınav sonucunda oluşan bu karma öğrenci kümesi, eğitim ve öğretimde çok iddialı olan bir öğretim kadrosu tarafından eğitiliyor ve başarılı oluyorlardı. İş dünyasında da bu nedenle ter­cih ediliyorlardı. Bana göre elde edilen bu sonuçlar önce asistan, sonra öğre­tim görevlisi olan öğretim elemanlarının oluşturulduğu, bu iki aşamalı sis­temden kaynaklanıyordu. Şöyle ki alınan matematik stajyer asistanları bir­birini izleyen bir süreç içerisinde, öğretim görevlilerinden, ilgili olanlarının verdiği dersleri dinleyerek, yaptığı sınavlara katılarak ve sınav kağıtlarının değerlendirilmesini gözleyerek, homojen bir şekilde deneyim kazanıyorlar­dı. Ben de öğretim görevlilerinden Ahmet Karadeniz, İhsan Koz, Kemal Öz- tunç, Günay Gökhan tarafından verilen teorik dersleri izleyerek ve sınavla­rına katılarak, sınav kağıtlarının değerlendirme aşamasındaki espiriyi algıla­yarak, teorik bilgilerimi nasıl aktaracağımı öğrendim. Bir anımı paylaşmak isterim. Asistanlığını yaptığım sayın İhsan Koz, sınav kağıtlarını değerlen­dirirken, sınav kağıtlarında okuduğu sorulara verdiği notun üstünü kapatarak soruyu bana okutur ve değerlendirmemi isterdi. Verdiği not ile benim değer­lendirmem örtüştüğü an mutlu olurduk.
İlk tanıdığım öğretim görevlileri, Elektrik'ten Ahmet Karadeniz ve uzun yıl­lar beraber çalıştığım Makine'dan İhsan Koz ve Günay Gökhan, Fizik Bölü- mü'nden Necmettin Turfan oldular. 1965 yılı Ekim ayında stajyerliğim kal­dırıldı ve asistan oldum. Makine Bölümü 1.sınıfta okutulan cebir, 2.sınıfta okutulan yüksek matematik derslerinin uygulamalarını yapmak üzere görev­lendirildim. Aynı yıl, ikinci yan yılda sayın İhsan Koz, Makine 1.sınıfta okutulan cebir dersini, yeterli ve hazır olduğumu belirterek, yasa gereği yet­ki kendisinde kalmak koşuluyla bana verdi.
Lisans ve Yüksek Lisans (İhtisas) ders müfredatlarını, Yavuz Aksoy ile bir­likte karşılaştırdık. Köklü bir değişiklikten önce, Determinant ve Matris ko­nularının yüksek lisans müfredatından çıkarılarak, lisans programlarına ek­lenmesini önerdik. Kısa bir süre sonra önerimizin uygun bulunduğu bildiril­di. Bu değişiklik sonrası lisans derslerinde, determinant ve matrisi kullana­rak, bir çok konuyu, daha kolay bir şekilde işlemek ve öğretmek imkanını bulduk.
İstanbul Teknik Okulu bünyesinde, yukarıda belirtmiş olduğum dört mühen­dislik programı ve Mimarlık programı vardı. Bu beş dalın yüksek lisans ve gece eğitiminin matematik dersleri, matematik öğretim görevlileri ile asistan olarak görevliler tarafından veriliyordu. Matematik öğretim görevlileri ve yardımcıları "Yüksek Matematik Kürsüsü", benzer şekilde fizik öğretim görevlileri ve yardımcıları "Fizik Kürsüsü" ve kimya öğretim görevlileri ve asistanları da "Kimya Kürsüsü" içinde toplanmışlardı. Yüksek Matematik Kürsüsü Elektrik Mühendisliği ; Fizik Kürsüsü Harita-Kadastro Mühen­disliği, Kimya Kürsüsü de İnşaat Mühendisliği bünyesinde yer almışlardı. Yüksek Matematik Kürsüsü'nde, kıdem sırasına göre, Gönül Özdemir, Ya­vuz Aksoy, Yaşar Özdemir'den oluşan asistanlar, öğretim görevlilerine yar­dımcı oluyorlardı. Tüm mühendislik programlarında, gündüz ve gece öğreti­minde verilen matematik dersleri şunlardı:
 
 
-   Cebir
-   Geometri
-   Trigonometri
-   Küresel Trigonometri [Harita-Kadastro Bölümü'ne]
-   Yüksek Matematik.
-   Genel Matematik [Mimarlık Bölümü'ne]
Genellikle bu dersleri tüm öğretim görevlileri dönüşümlü olarak verirlerdi. Öğretim görevlilerinin verdikleri dersler aşağıda olduğu gibidir. Ancak her öğretim yılında ve gerektiğinde dersleri verecek öğretim görevlileri arasında değişiklikler yapılabiliyordu. Genelde, Ahmet Karadeniz, İhsan Koz, Kemal Öztunç, Günay Gökhan, Rüçhan Yarasa, Mustafa Şenatalar Yüksek Mate­matik ve Cebir derslerinin tümünü, İbrahim Sezginman Geometri derslerinin tümünü, Aysel Ugan Trigonometri ve yalnız Harita-Kadastro Mühendisli­ğinde Küresel Trigonometri dersini, Kamuran Kaymal Trigonometri ve Cebir derslerini veriyorlardı. Yüksek Lisans (İhtisas)'da okutulan Yüksek Matema­tik dersini Ahmet Karadeniz vermekteydi. Gönül Özdemir İbrahim Sezginman'ın, Yavuz Aksoy Ahmet Karadeniz'in ve Ben de İhsan Koz'un verdiği derslerin uygulamalarını yapıyorduk.
 
 
Yüksek Matematik Kürsüsü içinde, kürsü başkanı Ahmet Karadeniz'in yö­netiminden ve tüm öğretim görevlilerinin ve asistanların katkılarından dola­yı oluşan birlik ve beraberlik dayanışması vardı. Herhangi öğretim elemanı­nın gelmemesi durumunda, yapılan görevlendirmeyle, derslerin boş geçmesi önlenebiliyordu. Bu uygulama, çalışkan öğrencileri çok memnun ediyordu.
Yapılan bilimsel toplantılarda, sınav gözcülüğü esnasında ve okulun öğret­menler salonunda1 bir araya gelen öğretim elemanları dinlenirken, sohbet e- derken, okulun diğer elemanları ile tanışmak, kaynaşmak imkanı buluyorlar­dı. Bir de dışandan gelen hocalar var ki, ayrıca yerleri olmadığından, onları ancak bu salonda bulmak olanaklıydı. Bu durum bana göre Teknik Okul'un bir ayrıcalığı idi. Bu güzel ortamda, Akademi'de sohbetlerinden zevk aldı­ğım, yüksek matematik kürsüsü dışından da bir çok öğretim elemanı ile ta­nıştım. Fizik Kürsüsü'nden Bedi Ilgım, Necmettin Turfan, Kimya Kürsüsü' nden İbrahim Hakdiyen, Harita-Kadastro Mühendisliği'nden Macit Erbu- dak, Elektrik Mühendisliği'nden Adnan Ergeneli öncelikle anımsadığım öğ­retim görevlileridir.
 
 
 
DEVLET MÜHENDİSLİK VE MİMARLIK AKADEMİSİ
 
3 Haziran 1969 günü yürürlüğe giren 1184 sayılı yasa ile Devlet Mühendis­lik ve Mimarlık Akademileri kurulmasının önü açılmış oluyordu. İstanbul Teknik Okulu da bu yasa kapsamında İstanbul Devlet Mühendislik ve Mi­marlık Akademisi oldu. Böylece okul, üniversiter bir yapıya kavuştu. Tek­nik Okul'dan Akademi'ye geçiş yasası öğretim elemanları, yöneticiler ve eski mezunlar tarafından sevinç ve heyecanla karşılandı. Yapılacak işler için Teknik Okul yönetim ve eğitim kadrosu, hazırlık çalışmalarını başlattı.
Öncelikle yasanın öngördüğü teşkilatlanma biçimi uygulamaya kondu. Ya­saya göre yeni birimler şunlardı :
-   Temel Bilimler Bölümü
-   Makine Bölümü
-   İnşaat Bölümü
-   Elektrik Bölümü
-   Harita-Kadastro Bölümü
-   Mimarlık Bölümü
1.Günümüzde Makine Fakültesi Dekanlığı'nın olduğu, sarmaşıklı binanın 3.katında tam kat
Daha önceden var olan Yüksek Matematik Kürsüsü Matematik Kürsüsü olarak ve diğer iki kürsü Fizik Kürsüsü ile Kimya Kürsüsü nihayet bir çatı altında toplanarak, Temel Bilimler Bölümü içindeki yerlerini almış oldu.
Akademi kuruluş yasasının öngördüğü komisyonlar kuruldu. Bu komisyon­ların bir-ikisinde ben de görev yaptım. Bu arada, yasadan hemen sonra yö­netmelikler yayınlanmaya başladı. Uygulamalar, bu yönetmeliklere göre ya­pılıyordu. Bir yandan da akademik unvanlar verilmeye başlanmıştı. Yasaya göre, yeterli eseri olan, öğretmen olarak en az onbeş yıl hizmet etmiş olan bir de yabancı dilden başarılı bir sınav verinceProfesör oluyordu. Aynı kri­terler on yılını dolduranlar için Doçent olmalarım sağlıyordu. Ancak profe­sörlük kriterlerine sahip olduğu komisyon raporuyla sabit olan İhsan Koz, nasıl olduysa ve belki de sehven doçent oldu. Komisyon karan kesinleştik­ten sonra idari mahkemeye başvuran İhsan Koz, davayı kazanarak, mahke­me kararıyla Profesör oluyordu. Asistanlar için düzenlenmiş bir geçici mad­de de, 10 yıl süreyle, doktora yerine geçmek üzere yeterlik çalışması yapıla­bileceğini öngörüyordu.
Teknik Okul Yerleşkesi tarihi yapılarla doludur. Zamanla yapılan yeni bina­lar ile yerleşke genişlese de Teknik Okul birimlerine ancak yetiyordu. Akademi olunca ve tam gün çalışma esası gelince, yeni yeni yönetim ofisleri ve öğretim elemanların yerleşeceği mekanlar gerekiyordu. Bu amaçla akade­mi yönetimi büyük bir girişim başlattı.
ÖZEL YÜKSEK OKULLAR
Özel Okul'lann açılmasına izin verilmesi üzerine Türkiye genelinde pek çok özel okul açıldı. İstanbul'da da bu modaya uygun olarak özel yüksek okullar birbiri peşinden kuruldu.[1] Bu okulların sahipleri olaya ticari bakarak, büyük hacimli odalar ve salonları içeren binalar kiraladılar. Geniş hacimli oda ve salonlar bir süre sonra ikiyüz, hatta üçyüz ve hatta beşyüz öğrenci alacak sı­nıflara dönüştürüldü. Bu hesaplarla öğretime başladılar. Bu şekilde sağlıklı bir öğretim yapma olanağı yoktu. Dersi verecek öğretim üyesinin veya gö­revlisinin, eline mikrofon vermeden ve arka sıralardaki öğrencilere dürbün vermeden sınıflarda iletişim kurulması neredeyse imkansızdı. Doğaldır ki bu
[1] Özel Kadıköy Mühendislik Yüksek Okulu, Vatan Mühendislik Yüksek Okulu, Galatasa­ray Mühendislik Yüksek Okulu, Işık Mühendislik ve Mimarlık Yüksek Okulu
yapılan ne eğitim ne de öğretimdi. Bu nedenle özel yüksek okullar çok men­fi tepki aldılar. Bilhassa, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi basın yoluyla ve hükümete de şikayet ederek bir tür baskı kurdular. Sonuçta bu özel yüksek okullar devletleştirildi. Yukarıda adı geçen üniversiteler, devletleştirilen özel yüksek okullarla ilgilenmediler. İs­tanbul'da kurulmuş, öğretime devam eden dört özel yüksek okulu, İDMMA sahiplendi. Resmi görüşmeler sonunda, aşağıda açıklanan sonuca varıldı.
-   Özel Kadıköy Mühendislik ve Mimarlık Yüksek Okulu,
-   Özel Galatasaray Mühendislik Yüksek Okulu,
-   Özel Vatan Mühendislik Yüksek Okulu,
-   Özel Işık Mühendislik ve Mimarlık Yüksek Okulu'nun
sadece mühendislik bölümleri İDMMA'ne bağlandı. Bu okulların kadrolu e- lemanları, öğrencileri, tesisleri, yapılan protokolla, Akademi'ye katılmış ol­du.[2] Akademi yönetimi aldığı sahiplenme kararıyla, özel okullardaki kadrolu elemanları ve öğrencileri akademi bünyesine alarak, hem tarihi bir görev yapmış hem de bu okulların kadrolu elemanlarının ve öğrencilerinin mağdu­riyetini önlemiş oldu. Böylece akademi eleman, öğrenci, tesisler bakımından hem nitelik hem de nicelik bakımından büyümüştür. Özel Yüksek Okullar' ın Akademi'ye bağlanması sonucunda, bu okulların binaları da, Vatan hariç, Akademi'ye verilmişti. Akademi yerleşkesinin toplam olarak birkaç katı olan, Özel Yüksek Okullar'ın bina ve arsalarının Akademi'ye geçmesi, kıs­men de olsa bir yerleşim rahatlığı sağlamış oldu.
 
 
AKADEMİDEKİ AŞAMALARIM
1973 yılında, 1184 sayılı yasanın geçici 12.maddesi'ne uygun olarak, dokto­ra yerine geçmek üzere Yeterlik Tezimi tamamlayarak, verdiğim sınav sonu­cunda 'pekiyi' dereceyle başanlı oldum. 4 Mayıs 1974 tarihinde, gerekli aşamaları tamamlayarak Öğretim Görevlisi oldum. Aynı yıl Fransa'ya git­mek için başvuru yaptım. Akademi Yönetim Kurulu'nun olumlu karan üze­rine Fransa'ya, Paris'e gittim. Paris Üniversiteleri ve Kütüphanelerinde yap­tığım araştırmalar ve çalışmalarım sonucunda belirlediğim : İki Değişkenli Laplace Transformasyonunun İncelenmesi, Kısmi Türevli Diferansiyel Denklemlerin Çözümlerine Uygulanması adlı Doçentlik Tezi için gerekli gördüğüm kaynaklan toplayarak yurda döndüm.[3]
 
[1]  Özel Vatan M.Y.O.'nun tesisleri mülkiyet sorunu nedeniyle Akademiye geçmemişti.
[1]  Tez konusunu veren ve Fransa'ya gitmemi teşvik eden Prof.AhmetKARADENİZ'dir.
Gerekli aşamaları geçerek 17.10.1979 günü itibariyle Doçent oldum. Akade­mi Başkanlığı'mn kadro ilam üzerine başvurumu yaparak ve gerekenler yerine getirilerek 7.2.1980 tarihinde, Temel Bilimler Bölümü ne Doçent olarak atandım.
 
İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ANAYASA MAHKEMESİNDE
 
İstanbul Teknik Üniversitesi yönetimi, 1184 sayılı Akademi kuruluş yasası­nın iptali için Anayasa Mahkemesi nezdinde dava açtı. Bunun üzerine Ana­yasa Mahkemesi tarafından yasa üzerinde bazı değişiklikler yapıldı. Bu de­ğişikliklere göre, Bölümler Fakülte, Kürsüler Bölüm oldu. Kariyer yapma imkanı veren Akademi yasasıyla, tam gün uygulaması da başladı. Teknik O- kul elemanlarından okul dışında ek işi veya görevi olanlar bu ek görevleri bırakmak veya Akademi'den ayrılmak zorunda kaldılar. Kısa bir dalgalan­madan sonra Akademi elemanları, kendilerini yasanın özüne uygun hale ge­tirmiş oldu.
Anayasa Mahkemesi kararından sonra, Akademi'nin yeni yapısı şöyle oluştu
Eski Hali / Yeni Hali
  1. Temel Bilimler Bölümü . /. Temel Bilimler Fakültesi
a)   Yüksek Matematik Kürsüsü ./. Matematik Bölümü
b)   Fizik Kürsüsü . /. Fizik Bölümü
c)   Kimya Kürsüsü . /. Kimya Bölümü
  1. Makine Bölümü . /. Makine Fakültesi
  2. İnşaat Bölümü . /. İnşaat Fakültesi
  3. Elektrik Bölümü . /. Elektrik Fakültesi
  4. Harita-Kadastro Bölümü . /. Harita-Kadastro Fakültesi
  5. Mimarlık Bölümü . /. Mimarlık Fakültesi
Bu arada hem matematik hem de mühendislik bilen elemanlar yetiştirmek a- macıyla Matematik Bölümü'nde Matematik Mühendisliği Programı açıldı.
AKADEMİYE ELEMAN ALINMASI
Teknik Okul'dan Akademi'ye geçiş nedeniyle, birimlerin büyümesi ve yeni birimlerin açılması sonucu, yeni elemanların alınmasını zorunlu kılmıştır. Verilen asistan alma ilanları ilgi görmüş, çok sayıda başvuru olmuştur. Ya-
 
pılan asistanlık sınavını kazanarak, naklen gelen veya mülakat ile alınanlar­dan hatırladıklarım şunlardır : Muzaffer ABACI [Mülakat ile, Liseden nakil] Cengiz SOYSAL, Akın TAŞDİZEN [Özel Galasaray Yüksek Okulu'ndan], Hamit AVCI, Erol BALKANAY [Liseden nakil], Mücella ÖZÇELİKAY, Ülkü ÖRNEK, Füsun (Özkan) URAS, Aziz TÜTER, Abdullah YILDIZ, Ta- hir T.ŞİŞMAN, Behiç ÇAĞAL [EDMMA'dan], Mehmet AHLATÇIOĞLU, Necdet ACAR [Vatan MY.O.'dan], Ayşe Anafarta KURUÜZÜM [Vatan M.Y.O.'dan], Alemdar DEMİREL [Kocaeli Mühendislik Fak.den], Hikmet ÇAĞLAR, Nazan Atalay ÇAĞLAR, Nilgün AYGÖR
Matematik Bölümü'ne kadrolu eleman olarak alındılar. Özel Vatan Mühen­dislik Yüksek Okulu müdürlüğünü yapan Raşit Mocan da Akademi kadro­sunda yerini aldı. Daha sonra profesör oldu. Ayrıca ders ücreti ile görev yapan Prof.Dr.Bahri Vedat Alpman, Kandilli Rasathanesi Müdürü Osman Sipahioğlu ve Doç.Dr.Nevzat Öcal'ı da anımsıyorum.
Akademi olunca derhal okutulacak matematik dersleri için komisyonlar ku­ruldu. Öncelikle okutulması gereken matematik dersleri ve içerikleri tespit edildi. Gündüz ve Akşam Mühendislik Programlarında, birinci ve ikinci sı­nıflarında okutulacak dersler :
(I.Yıl) Lineer Cebir ve Analitik Geometri [2 yarıyıl devam ediyor]
Diferansiyel ve İntegral Hesap [2 yarıyıl devam ediyor] (II.Yıl) Yüksek Matematik [2 yarıyıl devam ediyor] ; Mimarlık Bölümü birinci ve ikinci sınıflarında okutulan matematik dersi: (I.Yıl) Genel Matematik I [2 yarıyıl devam ediyor] (II.Yıl) Genel Matematik II [2 yarıyıl devam ediyor] dir.
Her dersin müfredat programı [ders içeriği], üniversitelerdeki eş değer ders­lerin müfredat programlan ve ders saatlerine uyumu gözönüne alınarak titiz­likle hazırlandı. Aynı adı taşıyan derslerin içeriği aynı olmakla beraber, oku­tulduğu mühendislik dalına göre farklı uygulamalar da içeriyordu. Bu farklı uygulamaları, dersi veren öğretim üyesi veya görevlisi belirliyordu.
Teknik Okul döneminde üç asistan vardı. Bu bakımdan Yüksek Matematik ve Geometri derslerini veren öğretim görevlilerine asistan ancak verilebili- yordu. Akademi döneminde yeterli sayıda asistan bulunduğu için, genellikle öğretim üyelerine asistan veriliyordu. Akademi ve Üniversite sistemi zaten
bunu gerektiriyordu. Daha önce de belirtildiği gibi yeni asistanlar, asistanı olduğu öğretim üyesiyle derse girerek ve diğer öğretim üyelerinden bazıla­rının derslerini dinleyerek, sınavlarda gözcülük yapıp, sınav kağıtlarının de­ğerlendirilmesini izleyerek deneyim kazanıyorlardı. Asaleti onanan asistan­lar artık derse tek başına girebilir ve asistanı olduğu öğretim üyesinin veya görevlisinin teorik olarak verdiği dersin uygulamalarını yapabilir duruma geliyordu.
YILDIZ ÜNİVERSİTESİ
1981 yılında, İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi, 2547 sa­yılı Üniversite Kanunu ile Yıldız Üniversitesi oluyordu. Akademinin Yıldız Üniversitesi'ne dönüşmesi, Akademi mensuplarını, Teknik Okul ve Akade- mi'nin eski mezunlarını, gururlandırdı, heyecanlandırdı ve sevindirdi. Bu yasa gereğince, yeniden yapılanmak ve yeni birimler kurmak zorunlu oldu.
Yıldız Üniversitesi'nin yeni yapısı şöyle oluştu :
-   Fen-Edebiyat Fakültesi
-   Mühendislik Fakültesi
-   Mimarlık Fakültesi
-   Kocaeli Mühendislik Fakültesi
-   Bu Fakülteye bağlı bir Meslek Yüksek Okulu
-   Rektörlüğe bağlı bir Meslek Yüksek Okulu
-   Fen Bilimleri Enstitüsü
-   Sosyal Bilimler Enstitüsü
FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ
Temel Bilimler Fakültesi, Yıldız Yerleşkesi içindeki sarmaşıklı binanın bi­rinci katındaki on odada yerleşmiş idi. Bu odalarda öğretim elemanları otu­ruyorlardı. Öğretim için Yıldız Yerleşkesi'nde Fen-Edebiyat Fakültesi'ne yer yoktu. Üstelik daha önceki pozisyonda. Matematik Bölümünün bir programı olan Matematik Mühendisliği, bu değişim sırasında Mühendislik Fakülte­sine bağlanmıştı. Ayrıca, sadece Matematik Bölümü değil, Fizik ve Kimya Bölümleri de öğrenci almak durumuna gelmişlerdi. Rektör Suha Toner Fen- Edebiyat Fakültesi için Kadıköy Özel M.Y.O.'dan intikal eden kampusu işa­ret ediyordu.
 
Fakülte dekanımız Prof.Ahmet Karadeniz buna karşı çıkarak ve Fen-Edebi- yat Fakültesi'nin, üniversitenin tamamına hizmet götürdüğünü, matematik, fizik, kimya servis derslerinin yanı sıra, son iki bölümün laboratuarlarının da ayrı bir sorun oluşturacağını ileri sürerek bu öneriyi reddetti.
Kadıköy Yerleşkesi, kırk dönüm arsaya sahip idi. İçerisinde, beş katlı öğreti­me çok elverişli bir bina vardı. Akademi yönetimi tarafından, bu yerleşkede lojman da inşa edilmişti. Diğer fakülteler de bu yerleşkeye gitmek isteme­yince Rektör, Marmara Üniversitesi'nin Beşiktaş-Akaretlerdeki binası ile ta­kas etti. Bu bina, Marmara Üniversitesi'ne bağlı Güzel Sanatlar Fakültesi' ne aitti. Bina restore edildikten sonra, Mimar Sinan Üniversitesi'ne ait, Yıl­dız Yerleşkesi'nde bulunan Konservatuvar Okulu'mm tahliye ettiği bina ile takas edildi. Ancak İstanbul Valiliği konservatuvann tahliye ettiği binanın valiliğe (vilayete) ait olduğunu resmen bildirerek binaya el koydu. Takas zinciri sonunda, o kocaman arazisiyle güzelim Kadıköy yerleşkesi, karşılık­sız olarak elden çıkarılmış oldu.
Şişli-Çağlayan'daki Galatasaray Yerleşkesi, restore edildikten sonra Fen- Edebiyat Fakültesi'ne verildi. Kısa bir süre içinde nakil ve yerleşim gerçek­leştirildi. Matematik Mühendisliği, Mühendislik Fakültesi'ne bağlandığı için Yıldız Yerleşkesi'nde kaldı. Dekanlık ve Bölüm Başkanlığı (Başkan, Baş­kan Yardımcıları ve Sekreterlik) ikinci katta kendileri için ayrılan yerlere yerleştiler. Dekan Yardımcıları ve Fakülte Sekreteri ile idari bürolar, birinci ve ikinci katlarda uygun bulunan yerlere serpilmişlerdi. Öğretim üyeleri da­ha üst katlardaki odalara, ancak dağınık bir tarzda yerleşmişlerdi.
Üniversite yasasının getirdiği bir yeniliğe göre artık, asistan kalkıyor yerine araştırma görevlisi görev unvanı geliyordu. Bir başka yenilik deArıabilim Dalları ve Bilim Dalları1nm kurulacak olmasıydı. Bu eskide var olan kürsü­leri çağrıştırıyordu. Mevcut elemanların intibakları yapılarak, asistanlar söz­leşmeli statüdeki Araştırma Görevlisi kadrolarına atandılar.
Yeni yasaya ve onun uygulamasına göre Matematik Bölümü bünyesinde altı Anabil im Dalıkurulmuştu :
-TeotisvAnabilim. Dalı
-   Cebir ve Sayılar Teorisi Anabilim Dalı
-   Geometri Anabilim Dalı
-   Topoloji Anabilim Dalı
 
-   Matematiğin Temelleri ve Matematik Lojik Anabilim Dalı
-   Uygulamalı Matematik Anabilim Dalı.
Bu anabilim dallarının ilk başkanları, sırasıyla : Prof.Ahmet KARADENİZ, Doç.ErolBalkanay, Prof.MustafaŞenatalar, Prof.İhsan Koz, Doç.Yavuz Aksoy ve Doç.BehiçÇağal oldular.
Yıldız Üniversitesi'nin kuruluşuyla birlikte, Matematik, Fizik, Kimya Bö­lümlerine öğrenci alınmaya başlandı. Dolayısıyla, yıllarca temel hizmet ola­rak görülen servis dersleri artık bizler için ikinci planda kalmış, kendi bölü­mümüzün ders planında yer alan derslere yönelmeye başlamıştık. Yukarıda sıralanmış olan Anabilim Dallan bu dersleri, içerikleri itibariyle paylaşmış ve eğitime başlanmıştır. Ayrıca, başta yabancı diller olmak üzere, diğer bi­rimlerin de katkısını gözardı etmemek gerekmektedir. Her yıl 70-80 civarın­da öğrenci alınıyordu. Ben de Kısmi Türevli Diferansiel Denklemler dersini vererek bu sürece katılıyordum. Bir de son yıla gelen öğrencilerimize Bitir­me Tezi yaptırıyorduk ki, bunu da öğrenci talepleri de dikkate alınarak, Bö­lümdeki öğretim üyeleri aramızda paylaşıyorduk.
Üniversite olmanın yeni bir boyutu da. Enstitülerin kurulmasıyla, daha önce­leri Fakültelerde yapılan yüksek lisans ve doktora çalışmalarının, artık bu bi­rimlerce yürütülecek olmasıydı. Bu nedenle, Fakültelerin Bölümleri, statü gereği, Enstitülerin Anabilim Dalı durumuna girince, bizler için bu düzey­deki eğitim-öğretim faaliyetleri için artık bir ayağımız da Fen Bilimleri Ens- titüsü'ndeydi. Aramızdan bazı öğretim üyesi arkadaşlarımız, bu birimin yö­netim kademelerinde görev aldılar. Lisans programı yanı sıra, bir de Yüksek Lisans ve Doktora için açılmış olan dersler vardı.
Sımf sisteminden sömestr sistemine geçildikten sonra ise her ders bir yan- yıllık olarak planlandığından, önceden sözü edilen dersler ikiye aynlacak ya da I ve/veya II ile numaralanacaktı. Örneğin servis derslerinden daha önce adı Lineer Cebir ve Analitik Geometri olan ders, I.yarıyıl Lineer Cebir, II. yarıyıl ise Analitik Geometriolarak ; daha önce adıDiferansiel ve İn- tegral Hesap olan ders de I.yarıyılda Diferansiyel ve İntegral Hesap I, II. yarıyılda iseDiferansiel ve İntegral Hesap II adıyla okutulacaktı. Kuşkusuz ders içerikleri de buna göre paylaştırılacaktı. Daha da önemli bir fark ise, her yarıyıl sonunda derslerin sınavlarının yapılır olmasıydı. Bu ayı­rım, 2.sınıflarda okutulan Yüksek Matematik derslerinde de görülecektir.
 
YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
 
Yıldız Üniversitesi süreci devam ederken, 1992 yılında garip bir olay oldu. Yıldız Üniversitesi Rektörlüğü'nün, Üniversite Senatosu'nun, Üniversite Yönetim Kurulu'nun karan, isteği, bilgisi ve bir görevlendirmesi olmadan, bazı Yıldızlılar Ankara'ya gitmişler. TBMM'de Yıldız'dan mezun olan mil­letvekilleri ile buluşmuşlar. Yıldız Üniversitesi'nin Yıldız Teknik Üniversi­tesi olması için anlaşmışlar. Meclis gündeminde olup, görüşme sırası gelen ve o gün kanunlaşacak olan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nin kurul­masına ilişkin kanun taslağına bir madde ekleterek (gecenin geç vakitlerin­de), bir gecede Yıldız Teknik Üniversitesi kurulmuş oldu. Ertesi günü uya­nıp bunu duyanlar, duyduklarına bir türlü inanamadı. Olaya katkısı olan bir kişi ile Derneğin önünde konuşurken, bana : Teknik Üniversite olduk, fakat hiç ses seda yok !dedi. Ben de " Derneğin tabelasına bakınız ; ne yazıyor " Derneğin adının yazılı olduğu yeni tabela şöyleydi : Yıldız Teknik Üniver­sitesi Koruma ve Yaşatma Derneği. Bunu görünce tebessüm etti. Ben daha farklı bir yaklaşımla şöyle dedim : "Bununla üniversitenin kapsamını daralt­mış olmadınız mı ? " diye sordum. Şöyle yanıtladı : " 20 üniversiteden biri olacağımıza, 5 teknik üniversiteden biri olalım !". O zaman biraz daha sevi­nin dedim : " Herhalde farkında değilsiniz ; Üniversitenin girişinde de Yıl­dız Teknik Üniversitesi yazıyor ". Yine tebessüm etti ve teşekkür ederek ayrıldı; gitti.
 
YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİNDEKİ AŞAMALARIM Anabilim Dalı Başkanlığı:
 
Analiz ve Fonksiyonlar Teorisi Anabilim Dalı Başkanı Prof.Ahmet Karade­niz'in emekliye ayrılması üzerine, 4.6.1987 günü itibariyle bu anabilim dalı­nın başkanlığına atandım. Anabilim Dalı kadrosu şöyle oluşmuştu :
-   Doç. Yaşar Özdemir
-   Doç. Akın Taşdizen
-   Doç.Dr.YaseminKahramaner
-   Öğr.Gör.AyselUğan
-   Arş. Gör. İffet Taylan
-   Arş.Gör.Oya Baykal
-   Arş.Gör.Zerrin Oer
-   Arş.Gör.Serpil Uslu
Bölüm Başkanlığı:
Bir önceki bölüm başkanının süresi 1994 yılı ortalarında dolduğundan yeni bir Bölüm Başkanı seçilmesi gerekiyordu. Anabilim Dalı Başkanları'nın ö- nerileri dikkate alınarak, Dekan tarafından Bölüm Başkanı olarak atandım.
Profesörlük Başvurusu :
Yıldız Üniversitesi Rektörlüğü tarafından verilen Profesör alımı ile ilgili ilan üzerine başvuruda bulundum. Üniversite Yönetim Kurulu'nun olumlu karan üzerine, 11.5.1989 tarihinde, Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölü­müne Profesör olarak atandım.
Yönetim Görevlerim :
-   Bölüm Başkan Yardımcılığı
[Bölüm Başkanı : Prof.MustafaŞenatalar]
-   Bölüm Başkan Yardımcılığı
[Bölüm Başkanı: Prof.Dr.İbrahimSezginman]
-   Bölüm Başkan Yardımcılığı [Bölüm Başkanı: Prof. Yavuz Aksoy]
-   Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü Başkanlığı
-   Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü [Rektör: Prof.Dr.Turgut Uzel]
-   Matematik Bölümü Başkanlığı
[Başkan Yardımcıları: Doç.Dr.Füsun Uras, Yrd.Doç.Dr. Alemdar Demirel]
Verdiğim Dersler:
Diferansiel ve İntegral Hesap
Yüksek Matematik
Kısmi Diferansiyel Denklemler
Laplace Dönüşümleri
İki Değişkenli Laplace Dönüşümleri
İleri Kısmi Türevli Diferansiel Denklemler
 
KORUMA VE YAŞATMA DERNEĞİ
1964 yılının Ekim ayında stajyer asistan olarak göreve başladığımda, o ka­dar sıcak ve samimi bir ortamla karşılaştım ki, intibak etmede hiçbir güçlük çekmedim. Hele hele sarmaşıklı binada üçüncü katta ; bugün Makine De­kanlığının yerleştiği hacim, boydan boya bütün bir salon halinde öğretmen-
ler odası idi ve buna göre tefriş edilmişti. Bu öğretmenler salonu, kaynaşma­nın olduğu samimiyetin doğduğu, herkesin herkesi tanıyacağı, sohbet ve tar­tışmaların yapılabildiği çok uygun bir ortam yaratıyordu. Bugün bile, ilerle­miş yaşıma rağmen, sevgi ve saygıyla anımsadığım yıldızlıların çoğunu, bu salonda tanıdım.
Kuruluş yılım tam olarak anımsayamadığım, bir Koruma ve Yaşatma Der- neği'miz vardı. Dernek, devlet tarafından kurdurulmuş ve her yıl kültür fo­nundan derneğe 500.000 TL aktarılacağı söylenmişti. Sanıyorum bu bir ya da iki yıl uygulandıktan sonra arkası gelmedi. Muhtemelen, bu düzeni kuran ve sözü veren yetkili değişmiş olmalıydı. Böylece o fasıldan para akışı kesil­miş oldu. Derneğe en büyük kaynağı Rektör Prof.Suha Toner sağladı.Öğren­cilerden kayıt sırasında dernek adına yatırılan küçük paralar, dernekte büyük bir birikim oluşturuyordu. Derneğin önemli bir amacı, üniversitenin çeşitli birimlerindeki karşılığı olmayan harcamalar için kaynak yaratmak ve katkı sağlamaktı. Bunun için yöntem, Akademi Başkanı ve tabii daha sonra Üni­versite Rektörü dernekten istekte bulunduğunda, bu istek Dernek Yönetim Kurulu'nda görüşülüp karara bağlanırdı. Bu husus sadece rektörlüğe ait ol­mayıp, diğer birimlerden gelecek talepler de değerlendiriliyordu.
Bir Dernek toplantısında. Rektör Suha Toner, yıldız yerleşkesine öğrenciler için bir fotokopi makinası alınmasını önerdi.O tarihte bu çok önemli bir giri­şimdi. Öneri kabul edildi ve fotokopi makinası alındı, çalışmaya başladı. Bir sonraki toplantıda ben de aynı makinadan Şişli ve Ayazağa yerleşkelerine de alınmasını önerdim. Bu kabul edildi, ancak makinalann alımı bir türlü ger­çekleşmedi. Bunun üzerine bir sonraki kongrede dernek başkanlığına aday­lığımı koyunca, Suha Bey darılarak dernekten istifa etti. Ben başkan seçil­dim ve yönetim kurulunu oluşturan arkadaşlarımla görev bölüşümü yaparak faaliyete başladık.
Önemsediğim faaliyetlerden bazı lan şunlardır :
-                 Bir anket düzenleyerek dernekten ne gibi beklentiler olduğunu araştırdık. Yıldızlıları Derneğe üye olmaya davet ettik. İlgi büyük oldu.
-                 Bir istek konusu da Yabancı Dil ile ilgiliydi. Çeşitli kesimler bu konuda destek verilmesini istiyordu. Genel Sekreter Mehmet Ali Özsarı ile görü­şüp, derneğe bir oda ve kurslar için sınıf tahsis edilmesini istedik. Kısa bir süre sonra derneğe bir oda ve yabancı dil kursları için de geniş hacimli bir dershane tahsis edildi. Hemen kursları açtık. Kurslar dernek üyelerine
açıktı ve ücretsizdi. Kurslara katılım çok oldu. Bu vesileyle derneğe üye olanların sayısı da oldukça arttı. Bilhassa Arş.Gör.ve Yard.Doç.ler çok rağbet ettiler.
-               Öğretim üyelerinin ve Araştırma Görevlilerinin temininde sıkıntı çektikleri
kitapların fotokopilerini ciltleterek kitap haline getirdikten sonra, bunları ilgililerine dernek adına hediye ettik. Kitapların üzerinde Koruma Yaşat­ma Derneği yazdık.
-               Rektör Prof.Dr.Turgut Uzel'in isteği üzerine, Yıldız Bahçe diye bilinen restoranın yapımına katkı verildi. Mimarlık Fakültesi öğretim üyelerinin projelendirdiği bu mekanın gerçekleşmesi için dernek çok önemli maddi destekte bulundu.
-               Dernek Yönetim Kurulu aldığı bir kararla, Bölümünde, Fakültesinde, Üniversitede lisans sınıfları birinci, ikinci ve üçüncülerine ödül verilece- ni bütün ilgili birimlere bildirdi. Öğretim yılı sonunda düzenlenen ödül tö­reni ' ne ve kokteyle davetler yapıldı. Törende ödüller dağıtıldı. Kok­teylde ise ödül alan öğrencilerin yakınları, törene katılan başta rektör ve dekanlar ile diğer misafirler, ağırlandılar.
-               Öğretim üyelerinin istemi doğrultusunda, bir rektör seçimini Dernek ola­rak organize ettik. Adayların çokluğu dikkat çekiciydi ve hepsinin kural­lara titizlikle uyması ayrı bir güzellik sergiliyordu. Sonuçta yasanın öngör­düğü 6 aday seçildi ve toplantı bitirildi.
- Öğretim yılı başında Akademi veya daha sonraki süreçte Üniversite' nin açılış günü yapılan törenin akşamına, dernek olarak bir yemekli top­lantı ekledik. Rektörün isteğiyle gerçekleşen bu toplantı sonrası sa­yın Rektör "Açılış şimdi tamamlanmış oldu ! " diyerek, benim şah­sımda derneğe teşekkür etti.
 

[1] Özel Kadıköy Mühendislik Yüksek Okulu, Vatan Mühendislik Yüksek Okulu, Galatasa­ray Mühendislik Yüksek Okulu, Işık Mühendislik ve Mimarlık Yüksek Okulu

[2]   Özel Vatan M.Y.O.'nun tesisleri mülkiyet sorunu nedeniyle Akademiye geçmemişti.

[3]   Tez konusunu veren ve Fransa'ya gitmemi teşvik eden Prof.AhmetKARADENİZ'dir.